1 Mayıs 2010 Cumartesi

Destan / Necip Fazıl Kısakürek

Durun kalabalıklar,bu cadde çıkmaz sokak!

Haykırsam,kollarımı makas gibi açarak:
Durun,durun,bir dünya iniyor tepemizden,
Çatırdılar geliyor karanlık kubbemizden,
Çekiyor tebeşirle yekûn hattını âfet;
Alevler içinde ev,üst katında ziyafet!
Durum diye bir lâf var,buyrunuz size durum;
Bu toprak çirkef oldu,bu gökyüzü bodurum!
Bir şey koptu benden,şey,her şeyi tutan bir şey,
Benim adım Bay Necip,babamınki Fazıl Bey;
Utanırdı burnunu göstermekten sütninem,
Kızımın gösterdiği,kefen bezine mahrem.
Ey tepetaklak ehram,başı üstünde bina;
Evde cinayet,tramvay arabasında zina!
Bir kitap sarayının bin dolusu iskambil;
Barajlar yıkan şarap,sebil üstüne sebil!
Ve ferman,kumardaki dört kıralın buyruğu;
Başkentler haritası,yerde sarhoş kusmuğu!
Geçenler geçti seni,uçtu pabucun dama,
Çatla Sodom-Gomore,patla Bizans ve Roma!
Öttür yem borusunu öttür,öttür,borazan!
Bitpazarında sattık,kalkamaz artık kazan!
Allahın on pulunu bekleye dursun on kul;
Bir kişiye tam dokuz,dokuz kişiye bir pul.
Bu taksimi kurt yapmaz kuzulara şah olsa;
Yaşasın,kefenimin kefili karaborsa!
Kubur faresi hayat,meselesiz,gerçeksiz;
Heykel destek üstünde;benim ruhum desteksiz.
Siyaset kavas,ilim köle,sanat ihtilâç;
Serbest,verem ve sıtma;mahpus,gümrükte ilâç.
Bülbüllere emir var:Lisan öğren vakvaktna;
Bahset tarih,balığın tırmandığı kavaktan!
Bak,arslan hakikate,ispinoz kafesinde;
Tartılan vatana bak,dalkavuk kefesinde!
Mezarda kan terliyor babamın iskeleti;
Ne yaptık,ne yaptılar mukaddes emaneti?
Ah,küçük hokkabazlık,sefil aynalı dolap;
Bir şapka,bir eldiven,bir maymun ve inkılap.
Necip Fazıl KISAKÜREK
(Çile)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder