14 Nisan 2010 Çarşamba

Kardelen

Bu bendeki bir dert ki anlatamam kimseye
Kulak verip de beni dinler misin kardelen?
Sardı tüm benliğimi mecalim yok gülmeye
Sende benle ağlayıp inler misin kardelen?
Mis gibi sıla kokan eş,dost mektuplarında
Taze güller yeşerir eski anılarında
Hatıralarla dolu gurbet akşamlarında
Hasret denen türküyü söyler misin kardelen?
Bütün duygularını bir deftere yazmanın,
Dertlerini duymayan duvara anlatmanın
İçinde ne var ise, hep içine atmanın
Ne demek olduğunu bilir misin kardelen?
Dostu oldum kaç defa sabahsız gecelerin
Defterimde yeri yok anlamsız hecelerin
Çözemedim bir türlü bu zor bilmecelerin
Cevabını sen bana çözer misin kardelen?
Ne kadar tattırsa da ayrılık acısını
Unutamazsın yine onun hatırasını
Bir kenara bırakıp acısı, tatlısını
Hepsini bir kalemde siler misin kardelen?
Anlat sende içini dök dışına ne varsa
Hiç düşünme kalbimi bırak yansın yanarsa
Bu derdi sen benimle paylaşır mısın yoksa
Bakıp bakıp halime güler misin kardelen?
Bilirim ben yerini sormam sana nerdesin
Senin yurdun dağlarda sen hep yükseklerdesin
Nasıl gelsem yanına her zaman göklerdesin
Eğilip de elimden tutar mısın kardelen?
Ah gurbet,sen içimde dinmeyen bir sancısın
Bazen iyisin ama çoğu zaman acısın
Ey kardelen sen bana neden çok yabancısın?
Çaldım işte kapını açar mısın kardelen?
Seninde gözlerin yaş ağlamışsın besbelli
Yoksa sen de benim gibi naçar mısın kardelen?
Bu topraktan çıkıp da karları delmişsin ya
Mevsimin gelmeyince açar mısın kardelen?
Derdimi de dinledin sana ağır gelirse,
Yine toprak altına kaçar mısın kardelen?
Ya ölüm günü gelip alırsa ruhumu
Benimle gökyüzüne uçar mısın kardelen?

Hayrullah PAŞALIOĞ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder